26 Ağustos 2023 Cumartesi

esma-ül esma

                               


Ak terler içinde yattın bütün sabah

Kuzular somunlar süt dişleri arasında

Su bile henüz uykusunda akarken

Rüya sanırken uçmayı kuşlar

 

İçimde bir soğukluk bu sabah dışıma karşı

Yarim uyu en iyisi bu

Güneşin merasimine yetişmeyeceğiz nasıl olsa

Tamtamlar arasında şimdi kıstırıyorlardır okullarda

Hastanelerde sair şirket ve devlet katlarında

Saçlarını bu dünyaya açmayan kızları

Göğüsleri çatlatırcasına pompalanmış kadınlar

Bulanık terler içinde caddeleri sürüyordur

 

Valery söylemiştir ilk mısra Tanrıdan

Salâlar Tanrıdan dığdığı otomobillerin egzoz naraları Tanrıdan

Tanrıdan insanların suratlarının sıyrılması bir otoyol rüzgarıyla

İnsanların bazı korkunç hikayelerinin suret nüsha ek vs. damgalanıp da

Zarf zarf içinde kapalı tutulduğu Tanrıdan

Küflü buruk birtakım gürültüler aktığı 

Evin bu odanın yatağımızın etrafından

Yas yeis Tanrıdan sevinç şarkı Tanrıdan

 

Ben ama yavrum sokaklardaki şöhretime dayanamıyorum

Ne ağladım ne güldüm geçtim de her gün o salaş bulvardan

Ankarada dört noterde imzam var sekiz firmada telefon numaram

Şurda sigaralarım durur ortada üç takım sözlük sağ yanda metinlerim kağıtlarım kağıtlarım kağıtlarım

Oğlum Hakan Arslanbenzer ne oruçluyken adı çağrılmanın sarhoşluğunu

Ne babasını kendi adıyla hatırlamak buluncunu tatmadı daha oysa

Uğradığımız bu kiralık ev kumpasları bana fazla

Bana zor inmek bu sağır göstermelik parklara

Neyleyim hurdası çıkacak her ikindi üstü bu şehirde arkadaşlıkların

İhanete bile uğranılmayacak hiç kimse tarafından 

Takvim yapraklarını koçan koçan yırtıp atacağımız zamana kadar

 

Uyu yarim yavrum inancın olsun uykuya

Ara ara bombardıman duyarsın uykunda ara ara alkışlar

Uyu uyumak bu kargolar kentine zorla sokulan çarşılar

Uyu kimse sözünü etmeyecek bugün de çalkalanmış bir ağızın

Uyu Konya böyle gelmiş böyle gitmiş Samsun

Ekmek yeniden 35 bin liraya düşmüş gazeteler hep ne acayip şeyler yazıyor

Bizden birileri mi şunca hor görülenler

Biz onlardan birileri miyiz

Bir vicdanın bu kadar kaba olduğu nerde görülmüştür

Bu binlerce içi geçmiş balkon gayrı utanca açılsın

Gökten biz niçin utanalım

Niye sevmeyelim kütür kütür yürümeyi yer üstünde

Borç bizi utandırsın satın alalım tek seferde

Alıp da yerine oturtalım bir evi

Değil ama kapu içinde

 

Göğsüme kazılmış bu deli ama korkak siperle peki ben

Benzetebilir miyim kadınla kocasını yatakta dans pabuçlarına

-Kıvrılmış yumuşamış iyice sırlı ve muallak-

Hem dans pabucuyla neyi aşındırabilir insan

Mutlaka geçici bunun için de daha delirtici

Daha korkak bir can sıkıntısı zeminini mi

Uyan haydi buraya bir şeyler at işte

 

Uyan haydi buraya kıskançlığımın o yumuşak kamçılarını getir

Sabah kahvaltısının sebeplerini getir

Kuşluk namazının sularını getir

Tanrının göz nuru kazanın o sağlam okçularını getir

Kaderler içinde kahırlar ortasında

Bir buçuk milyar Müslümana dair fikirlerime

Bana bugünkü cilveni getir

 

Aşk mı dedim ben bunu niye söyledim şimdi

Demek

Haydi uyan haydi geç su parıltısı

On bin yüzüm içinde Mustafaya sadık olan o yüzümün üstünden

Kamaşayım ıssı olan her varlık gibi

Baharsa bu gelen geçmiş sabahtan

Bu dere yıllarca akar artık

 

Hakan Arslanbenzer

 

 

 



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder