2015’te İzdiham Yayınları’dan çıkan şair Süleyman Unutmaz’ ın ilk şiir kitabı Fena , konuşan bir şiirdir. Konuşma, şiirin en modern halini ve gelenekten beslenen kimi söyleyiş özelliklerini içine alarak oluşmuş olduğundan iyi bir şiir dinletisi havası vermektedir. Kitabın da ilk şiirlerinden biri tam bunu örneklendiren bir coşkuya sahiptir.Bu coşku ,şairin sinemadan ve müzikten çokça beslendiğinden ileri gelmektedir.Müziğin sözle buluşması ,dalgalanmaların ,tonun çok değişmesi bunun en büyük göstergesidir.Güzel sanatların buluşma noktasıdır Fena.Aynı zamanda tasavvufa yaklaşan ama Bektaşilikteki gibi ,Tanrıya modern bir şathiye ile yönelme havasındadır.
Şiirin yapı örgüsü şiirin kime ait olduğu hususunda yeterince özgündür. Bu taklitten uzak şiir çağdaşlarının içinde yerini ayırıyor şairin. Kimi mısralar ikinci yeniyi ,kimi mısralar halk şiirinin epik ve lirik anlatılarını anımsatsa da bütün bunları harmanlayan şair beslendiği geniş yelpazeyi kendi süzgecinden geçirerek şiirini kurmayı başarmıştır. Günlük konuşma dilini modern şiire aktaran şair bunun bilincinde ve bu akışa kendini bırakmayı doğru bir yol olarak gördüğü kitabın geneline bakılarak anlaşılmaktadır. Kitabın ilk bölümüne baktığımız zaman şiirlerin hep coşkuyla yazıldığı ,bir defada yazıldığı izlenimini vermektedir.Bu kimi şairleri kimi zaman sıkıntıya soksa da Süleyman Unutmaz için bu fazla formu bozacak kadar bir kusur oluşturmamıştır.
“Bir Şiire Krallığım!
En zoru cumartesi sabahlarıdır bilir misiniz?
Noktalama işaretleri bile
soğuktur soğuktur soğuktur
…
İlktir sabah sabah bir şiirin
beni iğfal etmesi
Sıkışmış bir insanlıktan
Çatlayan kemiklerden bilirim
….
Şiirin
bu bölümünde şairin kelime seçişindeki özen /özensizlik kişisel bir
karardır. Bazılarımız burada “soğuk “kelimesini tekrar etmez ya da “iğfal
etmek” sözcüğünü şiirsel ifadeye uygun
görmeyebiliriz. Şaire göre şiire konu
olacak bir şey yaşanmış veya hissedilmişse bu o andaki kelimeleriyle şiirini
oluşturmalıdır.
Şairin gündelik hayatı ve konuşma dilini şiire taşırken dikkatimizi çeken bir diğer husus özel adların epeyce yer almasıdır. Örnek verecek olursak:
Çöl Saati
bölümünde özellikle çok fazla geçiyor.( Michelangelo,Musa,Makedonya,Orphaned
Land,Abdülhak Şinasi Hisar,Yahya Kemal (hem asıl adı Ahmed Agah),Selim İleri, Süleymaniye
Camii,Erkan,Mesnevi,Mustafa Kutlu,Divan Yolu,Çorlulu Ali,Üç İstanbul,Oğlak
Yayınları,Mavi Marmara,Risale-i Nur,İsrail,Filistin,Cola Turca,Numan
Kurtulmuş,Başakşehir,İsmet Özel,Clint Eastwood,Michigan,Amerika,İsa,Gran
Torino,İbn-i Arabi,Şems,Zarifoğlu,Kurtuba,Arjantin,Sevim Burak,Gogol,Oyunlarla
Yaşayanlar,İstinye Park,Tebriz,Horasan,Fatih,Üsküdar,Eminönü,Allah,Ebu Zer…)
Gibi sürüp giden özel isimler, şairin
hayatının içinden geçen, şiiriyle bir şekilde buluşup dizelere giren ve
şiirlerin iskeletinin oluşmasında şaire kolaylıklar ve uzak göndermeler imkanı
sağlayan bir niteliktedir , diyebiliriz. Bazen tek bir özel isim bile bir
şiirde mısra olmaya yetebilir.Bana göre “Ebu Zer” ya da “İstinye Park” tek
başlarına birer mısradır.
Kitabın ilk şiiri Münacaat ve diğer
şiirlerde sıkça rastladığımız temalar ; Doğu-Batı çatışması, şairin dünya
düzeniyle karşı karşıya gelip yaptığı savaş
,Allah karşısında sorgucu ,anlamaya çabalayan dik duruşu ,kendi
yaşadıklarıyla toplumun yaşamı
arasındaki çelişkiler,insan’ın çözülemez yapısı ve arzulardır.Münacaat ‘ta Ziya
Osman Saba’daki teslimiyet varken , bu
diğer şiirlerde yerini kimi zaman isyana,kimi zaman aşırı sevgiye, sınırları
aşan bir samimiyete dönüşüyor.
Kapital
…
Bir de Allah Bir olur yalnız
uçurumlarda
Yalnız
Uçurumlarda
…
Bir Şiire Krallığım
…
Nasılsın Tanrım?
Bana göre dil ve anlatım yönüyle dikkat
çeken şiirler ile temaları yönüyle dikkat çeken şiirleri ayrı ayrı okuyup
değerlendirmek gerekir.
Dil ve Anlatım yönüyle dikkat çeken şiirler: Levha,Teyakkuz,Hasbelkader,Kürt vb. Ben oyumu bunlardan yana kullanırken diğer şiirleri de ara sıra okumadan geçemiyorum .
Süleyman Unutmaz şiiri, sesiyle kendini ve okuyucuyu boğmayan, Türkçenin olanaklarını iyi değerlendiren, gelenekten beslenen ama modern çizgileriyle çağını kavramış bir şiir olarak, ilk kitabı Fena ile kayıtlara geçmiştir.
Fena , Süleyman Unutmaz
,İzdiham Yayınları, 2015.
adem yazıcı
dergah 312, şubat 2016
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder