Benim
yalnızlığımdan
Damıtılmış
çeşmeler
Kurumuş
unutulmuş
Çeşmelerin
akışıyım
İnsanlık
içinde
Sezai Karakoç
Sezai Karakoç
Ezelden ve ebedden bize bakan göz. binyılların içinden konuşan bir ses. Allah’ın
yeryüzüne gönderdiği son şair...vakur kelimesinin karşılığı.sanki yürürken
ayakları yere basmıyor.yürüdükçe, dünya tüm küçük sesleriyle aradan
çekiliyor.1429 yıllık kadim bir yürüyüş onunki.belki yaratılış kadar
eski.ordusunu yitirmiş bir kumandan gibi.hala elinde sancağı.konuştuğunda
tabiat dile geliyor Allah'ın ilk yarattığı haliyle.sessizliğine kimse
erişemedi.yalnızlığı Ebu Zerr. doğulu yüzünde dipdiri asalet. ilhamı da aşan
bir imanla yazdığı şiirlerinde son şarkısını söylüyor İslam medeniyeti. buralarda,
birkaç ok atımı uzaklıkta, alt katında serserilerin bira içtiği bir işhanının
üst katında, varlığı yeryüzünü hala yaşanılır kılan o baba adam, sancaktar...
Sanki bir fani değil de, peygambersiz kalmış
dünyada imanımızı, kalbimizi, ruhumuzu bize hatırlatsın diye yüzyıllar evvel
yaratılmış bir ses. elimden başka bir şey gelmiyor.sadece hayret makamında
gözleri kamaşmış acemi bir yolcu gibi susabilirim.onu düşündükçe gözlerimin
dolmasına,kalbimin titremesine kapılıp sadece adını yüksek sesle
söyleyebilirim.şiirlerini okurken kimsenin onun gibi yazamayışını anlayabilirim.her
kelimesi yaratılmış ne varsa hepsinin hakkını sonuna kadar veriyor.onu
hatırlamak demek,her şeyi bir kenara fırlatıp kalakalmak.büyük bir şeyin
huzurunda diz çökmek.nefsimizi bir kere daha terbiye etmek.
Kendi çölünde Allaha yürüyen derviş. mahşer
günü, “Allahım diyeceğim, ben Sezai Karakoç’u hayatım boyunca çok sevdim.ya bu
sevgi benim azığım olsun,ya da benim değil de onun olsun.ona edilmiş bir dua
olsun.onu sevmek ya beni cehennemden biraz uzaklaştırsın,ya da onu cennetine
yaklaştırsın.”
Çünkü 20.yüzyılın zamanında yaşayan biri
asla yazamaz Hızırla Kırk Saat’i. Hızır’ı kalbinde konuk etmeyen biri yazamaz
onu ve diğer şiirleri.
hangi dizesiyle bitirsem? o kadar çok ki…mesela
“Alınyazısı Saati”nin son dizeleri:
“Cebrail’in gölge gibi geçerken bıraktığı iz
gecede
Ben hep o güzelliği söylüyorum”
“Başım eğik, dilim kapalı, gözler kan çanağı
anlamında”*
Dinliyorum…
*Cahit Zarifoğlu
18.Aralık.2008
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder