Geçen sonbahar gömmüştük
hançerimizi
Kare taşlardan yapılmış
bir avluya;
Hem değerli, hem keskin
bir hançerdi.
Kabzası erimiştir şimdi,
benziyordur
Sığırtmaçların yosun
tutan saçlarına.
İskeletine kan
yapışmıştır yer altında,
Solucanların, atmacaların
kanı.
Avluyu örten kan
taşlarına düşüp
Derinlere dağınık bir
çizgi biçiminde
Uçmalarını gönderen
atmacaların kanı.
Yollarındaki fenerleri
yakmıştır deniz.
Hançer tek yenilgisini
bizden almıştır,
Bakmaktadır oluğunun
ülkesinden akşama,
Düşerken kanatlarına
tutunan kuşlara.
Ve biz son yenilgimizi
ondan almışızdır.
Bir dilencinin sesindeki
gri sessizliği
Nedense ürkütüyor,
dağcıların göğünü,
Denizleri sırtlarında
birer panterle geçen
İp yürekli gemicilerin
yüzünü ürkütüyor
Bir hançerin paslanırken
çıkardığı gürültü.
Ülkü Tamer
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder