“ Ey iman edenler! ( Düşünce, söz ve davranışlarınızla ) Allah’ın ve rasulünün önüne geçmeyin.” Hucurat 1.
Ellerini taşın altına koymak varken, taşı anlattılar elleriyle, dilleriyle. Çuvala sığmayan mızrağın ucundaki parıltı onlara bakıyor şimdi.
“ Buna karşılık ey peygamber, sana evinin odalarının dışından seslenenler ise, onların çoğu düşüncesiz ve makul davranıştan yoksun kimselerdir.” Hucurat 4.
Ha, siz içinden Allah geçen cümlelerle dolu aşklar yaşadığınız için aşklarınızı sahih mi sandınız?
Yoksa nefsinizin kör gözlü göklerinden inen yağmurlarında ıslandığınızı mı sandınız?
Siz, birkaç dizelik nefesi olan aşklarda boğulmayı marifet mi sandınız?
“ Müminler ancak o kimselerdir ki, Allah’a ve rasulüne gönülden iman etmiş olup, sonra da imanlarında asla şüpheye düşmezler. Onlar, Allah yolunda mallarıyla, canlarıyla daima cihad içindedirler. Onlardır (iman iddia ve ikrarında) sadık olanlar.” Hucurat 15.
Namaz kılanlar mutsuz değillerdir.
“ ( İyi birer mümin olduklarını iddiada devam eden o insanlara ) de ki “ Gerçekten Din’e bağlı olup olmadığınızı siz mi Allah’a öğreteceksiniz.” Hucurat 16.
Ben ki yalnız olduğumu sanırdım. Ama şimdi hakikaten yalnız olduğumu anladım. Yalnızlığım sanki iki yıldız arasına gerilmiş ateşten bir yazıya bakıyor. Kendini okuyan bir yalnızlık bu…
“ Müslüman olduk diye seni minnet altına almak istiyorlar. De ki: “ Müslümanlığınızla beni minnet altına almaya çalışmayın. Eğer ( iman ve Müslümanlık iddianızda ) samimi iseniz, size iman yolunu gösterdiği için asıl Allah sizi minnet altında tutar.” Hucurat 17
Edebiyat tabelası asılı dükkânlarında kayboluşlarını süsleyenlerin işporta malı ürünlerini parlatıp durmalarını, onların zoraki acılarını ve sayıklamalarını ciddiye almayın. İyi niyetlerimizin ve omuzlarımızın üzerine kurdukları derme çatma kulübelerini yakın onların! Çünkü biz onların Allah’tan kaçarken şeytana tutulduklarını gördük.
Bir adım öteye çıkıyorum, Namaza…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder