“temiz hava diyordu doktorlar illa temiz hava”
Sonra sessiz çiçekler. Taşlar için yağmur.
“ gülmüştüm bense ormancının verem olduğunu duyduğumda”
Kasten yanlış anlaşılmış bir yalnızlık. Göğüslerinden mürekkep damlayan bir kadın…
“ devletin ona verdiği o yemyeşil üniformasıyla”
Kaderimi anlamaya ramak kaldı. Susmak için erken.
“ bir kertenkele gibi gidip geliyordu koridorlarda “
Herkes yüzümün bir parçasını dinliyordu.
“ ben de oradaydım göğsümde hırlayan o köpek de “
ben kendi ölümümü tekrar ederken kelime kelime.. lime lime.
“ ve biliyordum elbette “
kemiklerimin, kelimelerimin gölgesi hayatken…
“ baba yarısıdır ölüm, götürür bizi parka “
kırmızı bir çakmak… Bendeki en yeni şey… Biraz daha hayat…
“ geri getirmez ama kalırız oracıkta.”
Öldüğümüzde, tıpkı uykudaki gibi, yarım kalmış bir düş olacak. Kimseye anlatamayacağız onu. Öbür tarafa sarkan bir düşü görürken ölmüş olacağız…
abi aldığın kitapları okuduktan sonra yakıyor musun?
YanıtlaSilhenüz o mertebeye varmadık
Sil