28 Ağustos 2016 Pazar

yolların sonu



Bugün yollanıyorken bir gurbete yeniden 
Belki bir kişi bile gelmeyecektir bize. 
Bir kemiğin ardında saatlerce yol giden 
İtler bile gülecek kimsesizliğimize.

Gidiyorum: Gönlümde acısı yanıkların... 

Ordularla yenilmez bir gayız var kanımda. 
Dün benimle birlikte gülen tanıdıkların 
Yalnız bir hâtırası kaldı artık yanımda. 

Yufka yüreklilerle çetin yollar aşılmaz; 

Çünkü bu yol kutludur, gider Tanrı Dağına. 
Halbuki yoldaşını bırakıp dönenlerin 
Değişilir topu da bir sokak kaltağına. 

İster düşün... Kendini ister hayale kaptır... 

Uzar, uzar, çünkü hiç sonu yoktur yolların. 
Bakarsın aldanmışsın, gördüğün bir seraptır 
Sevimli bir hayale açılırken kolların. 

Ey doğunun alnımı serinleten rüzgârı! 

Ey karanlıkta bana arkadaşlık eden ay! 
Arzularım bir oktur, aşar ulu dağları. 
Düştüğü yer uzakta “DİLEK” adlı bir saray. 

O sarayda bulunca tanrılaşan erleri 

Artık gözüm arkaya bir daha dönmeyecek. 
Hepsi sussa da “Kür Şad” uzatarak elini: 
“Hoş geldin oğlum ATSIZ, kutlu olsun! ” diyecek.


ATSIZ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder