3 Eylül 2014 Çarşamba

bir dalda iki kiraz



Öyle, dalda çürüyen kiraz öyle
O çocuğun
Kalkan parmağı mosmor şimdi
Kalbinden diline akan nehre
Atıp kendini
Bir acıklı hikâye oldu
Bense
Her gün tıraş olup
Biraz daha cumhuriyete benzeyen yüzümle
Hangi aynaya baksam
Bir güvertenin ortasında
Tam ortasında buldum kendimi
Boğulmak ne kelime
Bir temenni gibi taşıdım kalbimi hep göğsümde
Kof bir kafam oldu ve kaba parmaklarım
Seninle benim aramda dalda çürüyen kiraz
Bir şey var çok eskiye dayanan
İçten içe kurtlanıyoruz ikimiz de
Öyle, dalda çürüyen kiraz öyle
Kesilmişse merhamet
Elbet kurtlanır çınar bile.

fatih bedir köker

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder